EBEDİ AYRILIK GÜNÜ
Babam Cumali KARTAL’ın vefatı anısına
“Oğlum, kar getir.”
…
Babam ağzında çaresizliğimin resmiydi
Temmuz değil, kar yakıyordu.
Yüreğimi böldüğüm senin köşende
Tarifsiz acılar kasırga şimdi
Gaipten çınlayan sesinle
Suretinin hayaline sığınmış yalnızlığım içinde
Yabancısı olup acemisi olmadığım bu kentin sokaklarında
Babam kar olmuş yağıyordu
Dindiremediğimiz yangınları için
Özlemin altında eziliyor yüreğim.
Kavuşamayacağını bile bile ararken seni
Farkında olmadan seninle toprağa gömmüşüm
Her dakikasını geçmişimin
Ağaran her gün zaman diliminde açarken aramızı
Senden uzakta geçen günler doldurur
Yangın yerine dönen yüreğimi
Karşıma çıkmakta şehrin kaldırımlarına sinmiş
Bıraktığın onurlu bir geçmiş
Övünmekteyim
19 Temmuz kara bir gün olsa da kalanlara
İki kapılı handan
Nur düşmüş yüzündeki gülümseme
Huzurlu yolculuğun habercisi olmalıydı senin için
Sen cennette ol da sevgili babam
Varsın 19 Temmuzlarda ağlayalım için için
İki kere ıslandı gözümdeki halin gözyaşlarımla
İlkinde yalnızlığıma rağmen gurbetin yollarında
Dağ gibi duruşuna sığınıp ağlamıştım ayrılırken senden
İkincisinde dağ çökmüştü üstüme
Kara toprağa verirken
Sılaya dönerken elini öpmek
Hayır dualarını almak heyecanı vardı
Öyle ki, üç aylık bebeme sinsin dede kokusu diye
Çileli yolculuklar çekmişken
Yoksun
Şimdi
Yollara tahammül için bahanemiz
Abidevi mezar taşından başka
Abide gibi başımızda taç emanetin Annemiz.
2008
BİR CEVAP YAZ