(İNSANI) ANLAYAN KİM?
Soruların yoğunlaştığı, adımların ağırlaşıp vücudun tadının olmadığı dakikaları yaşamaktayken, istemediğiniz düşüncelerin size gece yatısına gelmiş gibi konaklaması anında “Boş ver.”diyebilmek…
Yıkmak, silmek, oluşan değerlerden; yaşanan gerçeklerden sıyrılıp kim olduğunu sorgulayabilmek…
Kükreyen aslan; süzülen kartal; alıcı kuş olmak, sürünen yılan; saklanan yarasa; kurtlar sofrasında bir ceylan olmak…
Koklaşan kanaryaların, ötüşen bülbüllerin dilinde; sevda dilinde bir yaşam mı; yırtıcı pençelerin avcı tırnakları mı, o tırnaklar karşısında yaşamak için çırpınış mı?…
Var olmak; doğadaki yerini bilmek… Bitki olmak; toprak olmak; hayvan olmak; insan olmak…
Evet, insan olmak; insanca yaşamak adına, insanlığa yakışan erdemlerle donatılmış olmak…
Yırtıcı dediğimiz aslan, karnını doyurmak için bir ceylan avlar. Ceylan sürüsünün içinden bir tanesini yakalayıp karnını doyurmaktayken, diğerlerine dönüp bakmaz. O, adına hayvan denen canlıdır.
Hayvanlar, avlarını pençeleriyle; dişleriyle parçalar; öldürür. Avı için silah yapmaz. Kendi türünden canlıları öldürmek için, kafasını silahlar dünyasında en etkili silahları yapmak için yormaz.
Bir cinsin, diğerinin soyunu kurutacak kadar etkili silahı yoktur hayvanların dünyasında. NBC silahları; misket bombaları yoktur o canlıların. Çünkü onlar hayvandır.
Hayvan hakları günü için okkalı laflar etmezler/edemezler. Onların birleşmiş hayvanlar topluluğu ve o topluluk içinde güvenlikle ilgili birimleri yoktur. Bu nedenle arabuluculuk görevi de üstlenmezler.
Çünkü yaratıcı üç günlük dünyada akıl ve konuşma yeteneğini onlara vermemiştir. Çünkü hayvanlar konuşmayı bilmezler.
Ne tuhaf değil mi; hayvanların koklaşarak anlaştıkları dünyada, insan denen canlılar, konuşarak anlaşamıyorlar.
Köleliğin insanlar arasında olduğunu, akılın da insanlarda olduğunu düşününce, cevap bulamıyorum sorularıma.
Her yıl,10 Aralık tarihlerini, insan hakları günü olarak kutlamak için zaman ayıran insanlık, insanlığı yerin dibine soktuğu 364 güne karşılık olsa gerek, bir kutlamaya gereksinim duyduğu için gün ayırmış olmalı.
Hırsızlık, dolandırıcılık, kandırma, hile, tecavüz, insanlığımızı hayvanlardan ayıran suçlarımız olarak önümüzde durmakta.
Kayırma, torpil, siyasi hırs, çıkarcılık hayvanlarda olmayan, bize özgü suç türleridir.
Rehin almak, bir av zevki uğruna, yemeyeceği hayvanları vurup, sayısıyla övünmek; yemek sofraya geç geldiği için karısını dövmek; organ mafyası kurmak; çocukları, gençleri kaçırıp içlerini boşaltmak; uyuşturucu ile milyonları zehirlemek insanlığa özgü suçtur.
Yaratılmışların en şereflisi olarak yaratılan insanın şerefsizlikleri, pislikleri, çirkinlikleri, insana, “insanım” deme utancını yaşatır: Kendi öz çocuğuna tecavüz eder, işkence yapar.
Saymakla bitmeyecek insanlık suçlarını, insanlığın düştüğü çirkinlikleri insanlara göstermek için, Yaratan, peygamberleri ile yol göstermiş; kutsal kitaplar indirmiş, anlayan kim?
Erenler, ilahi emirlere insanca, erdemle ses verip anlatmaya çalışmışlar, insanlığı insanlara; anlayan kim?
Şairler sözleri çarpıcı kılmışlar, insanlar belki böyle anlarlar diye. Anlayan kim?
Adalet denilen terazi kurulmuş, vicdanlar yaralanmasın; güven zedelenmesin; insanlar haksızlıkları yaşamasın, yaşatmasınlar diye. Bozulmuş, terazi; anlayan kim?
Yaratan her renkte yaratıp sevmiş. Esmeri, sarışını; uzunu kısayı; sağlamı sakatı; kadını erkeği yaratmış. Onları, diğer canlılara üstün kılan aklı, düşünme yeteneğini ve bunları kullanmak için dili vermiş.
Yüksekleri, çukurları; sulakları, çölleri; bozkırları, ormanları; dağları, denizleri; ırmakları, gölleri yaratmış. Otları, ağaçları; meyve verenleri, vermeyenleri yaratmış. İnsan bunların arasında yaşantısını sürdürsün diye.
İnsan ne yapmış, kendinden olmayanı dışlamış, dışladıkları yetmemiş sınıflandırmış. Köle, cariye, odalık yapmış. Her şeyi kendine hak görenler, hak arayanlara savaş açmış. Kavgaya gücü yetmeyince onurunu satanları kullanmış. Aklını satanlarla, onurunu satanlar birleşmiş, kitle imha silahları yapmış. Öyle ki binaları koruyup insanları öldürecek silah yapacak kadar insanlıktan uzaklaşmış.
Bugün, insanlık, acıları dindirdiği için mi; silahları yok ettiği için mi; açlıktan ölümleri önlediği için mi; işkenceye son verdiği için mi; yaşama hakkının, yaratılmışlığın doğal hakkı olduğuna inandığı için mi İNSAN HAKLARI GÜNÜNÜ KUTLUYOR.
İnsan olmak için, insanlığın, insanlardan insanlık adına alacağı çok ders vardır, almasını bilene; her insan en az kendin kadar değerlidir; görmesini bilene.
BİR CEVAP YAZ